Dunn&Dunn Öğrenme Stilleri Modeli’nde 5 faktör ve buna bağlı 20 element yer alır. Bu elementler birbiri ile sarmal bir ilişki içerisindedir. Her bireyde bu elementlerin özellikleri farklı baskınlıklarda görülebilir. Bazı faktörler eğitim-öğretim yaşantısını dolaylı yoldan etkilerken bazı faktörler ise doğrudan etkileyebilir.

 

 

Çevresel Faktörler: Ses, Işık, Isı/Sıcaklık, Oturma Düzeni
Stresle ilişkili faktörlerdir. Aynı zamanda biyolojik bir durumdur ve kolaylıkla değişmez. Bir kişi çalışırken ya da konsantre olurken çevresindeki değişkenlerden etkilenir ve uygun çalışma koşulları olmadığı zaman stres de beraberinde gelir. Stres, yapılan çalışmanın kalitesini düşüren ve verimliliğini azaltan en önemli sebeptir. Çoğu kişi bu değişkenlerin, verimliliği azaltan etkisinin ve derecesinin farkında değildir.

Biyolojik olarak öğrencilerin bir çalışma yaparken bulundukları ortamdaki ışığın loş ya da parlak olması, çalışma verimini etkiler.
öğrenciler, odaklanmaları gereken bir çalışma yaparken ya masa ve sandalyede dik bir şekilde oturmayı ya da rahat bir koltukta oturarak veya uzanarak çalışmayı tercih ederler.
Bazı öğrenciler serin, bazıları da sıcak bir çalışma ortamını tercih ederler. Özellikle zor bir konuyu öğrenirken öğrencinin tercihine uygun ısı, öğrencinin konsantrasyon süresini uzatır ve stresini azaltır.
Bazı öğrenciler çalışırken sese ihtiyaç duyar (müzik vb.) ya da ses onların verimli bir şekilde çalışmasını engellemez. Bazı öğrencilerin ise konsantre olabilmeleri için ilk şart, sessizliktir.
Öneriler: Çevresel faktörler öğrencinin ev yaşantısında da kontrol edilebilen biyolojik gereksinimleridir.

Öğrencinin ev ortamındaki çalışma düzeni, tercihlerine göre düzenlenmeli ve tercihlerine müdahale edilmemelidir. Eğer tercihleri, öğrenmesini engelliyor ise bu konuda destek olunmalıdır.


Duygusal Faktörler: Motivasyon, Sorumluluk | Uyma, Azim,
Yapılandırma
Bireyin öğrenmeye karşı eğilimini ve tutumunu içeren faktörlerdir. Bu eğilimler, kişinin zor görevleri başarmada geliştirdiği stratejilerin bir bütünüdür. Kişinin öğrenme verimini büyük ölçüde etkileyen duygusal faktörler, zaman içinde deneyimlere ve sosyal ortama göre değişebilir ve geliştirilebilir.

Anne-baba ya da öğretmen tarafından çalışmalarını yapması konusunda motive edilmeye ya da başka bir deyişle dış motivasyona ihtiyaç duyan öğrenciler olduğu gibi, buna ihtiyaç duymayan ve kendi kendini motive edebilen öğrenciler de vardır.
Bazı öğrenciler, alınan kararları ya da kuralları olduğu gibi kabul ederken bazıları sorgulamayı tercih eder.
Bazı öğrenciler bir çalışmayı bitirdikten sonra diğerine geçerken bazı öğrenciler birçok işi aynı anda yapma eğilimindedir.
Yapacakları işler için ayrıntılı yönergelere ihtiyaç duyan öğrencilerin yanı sıra, kendi kendilerine yollarını bulan ve rehberlik edilmeye ihtiyaç duymayan öğrenciler de vardır.
Öneriler: Duygusal faktörler tutumlarla ilgili olduğundan gelişebilir ve değiştirilebilir. Geliştirilmesi gereken yanlar çok iyi analiz edilmeli, olumlu davranışları yerleştirmeye yönelik müdahalelerde bulunulmalıdır.


Sosyolojik Faktörler: Yalnız, İkili/Çiftli, Grup, Takım, Otorite, Çeşitlilik
Motivasyonu etkileyen faktörlerdir. Aynı zamanda psikolojik bir durumdur, değişebilir ve öğretilebilir. Bir kişi çalışırken ya da konsantre olurken sosyal değişkenlerden etkilenir ve ortamın koşulları uygun olmadığında motivasyonu düşebilir. Motivasyon düşüklüğü, yapılan çalışmanın kalitesini ve verimliliğini azaltan en önemli sebeptir.

Kimi öğrenci yalnız ya da eşli bir şekilde çalışmayı tercih eder.
Bazı öğrenciler küçük gruplar halinde çalışmayı tercih eder. Bu, onların yaptıkları çalışmaya daha iyi konsantre olmalarını sağlar.
Bazı öğrenciler, takım çalışmasında daha verimli olurken çalışmalarını bir yetişkin eşliğinde (anne-baba ya da öğretmen olabilir) yapmayı tercih eden öğrenciler de vardır.
Bazı öğrenciler çeşitlilikten hoşlanır. Çalışmalarını yaparken değişik tarz ve yöntemler kullanırlar. Bazı öğrenciler ise değişiklikten hoşlanmaz, bildiği/ alıştığı yöntemleri kullanır.
Sosyolojik ihtiyaçlar, diğer alt faktörlerle de yakından ilişkilidir. Örneğin, yalnız ders çalışmayı tercih eden bir çocuk, büyük bir ihtimalle sessiz bir ortamda çalışmayı da tercih edecektir.
Öneriler: Bu türden sosyal ihtiyaçlar her ne kadar yapılan çalışmanın kalitesini artırsa da diğer alanlarda da öğrenci kendisini geliştirmeli ve esnek olmalıdır. Örneğin yalnız çalışmayı tercih eden bir öğrenci, bir arkadaş grubu ya da bir öğretmenle çalışma becerisini de geliştirmelidir.


Fizyolojik Faktörler: Algısal Tercihler (görsel, işitsel, dokunsal ve kinestetik),
Yeme-İçme, Zaman, Hareketlilik
Odaklanmayı ve öğrenmeyi etkileyen biyolojik tercihlerdir. Algısal tercihler (görsel, işitsel, dokunsal ve kinestetik) kişinin öğrenme ve bilgiyi çağırmadaki algısal yatkınlığı ile ilgilidir. Kişinin öğrenirken birden fazla algısal tercihi olabilir; ama yine de bunlardan bir tanesi baskındır ve güçlü algısal tercih üzerinden alınan bilgiler, daha kolay hatırlanır. Algısal tercihlere göre öğretim stratejileri geliştirmek iyi sınıf yönetimi için çok önemlidir.
Çalışma sırasında kişinin yeme-içme ihtiyacı duyup duymamasını, günün farklı saatlerinde daha verimli çalışmasını ve yaptığı çalışmalara konsantre olabilmek için hareketliliğe ihtiyaç duyup duymamasını fizyolojik faktörlerle ilgili biyolojik tercihleri belirler. Fizyolojik faktörlerin her zaman değişmesi mümkün olmasa bile kişinin tercihlerinin farkında olması ve mümkün olduğunca kendine uygun yöntemleri seçmesi öğrenmesine yardımcı olacaktır.

Bazı öğrenciler algısal olarak görsel materyallere karşı daha duyarlıdır ve en iyi bu yolla öğrenir.
Bazı öğrenciler gördüklerinden çok işittiklerini kolay öğrenir. En iyi, duyduklarını ve dinlediklerini hatırlar.
Bazı öğrenciler dokunarak, hissederek ya da bütün vücudunu kullanarak öğrenir; yaparak ve yaşayarak öğrendiklerini hatırlar.
Özellikle ders çalışırken ya da konsantrasyon gerektiren bir çalışma yaparken bir şeyler içmeye ve atıştırmaya ihtiyaç duyan öğrenciler vardır; çünkü bu onların fizyolojik ihtiyacıdır. Bazı öğrenciler ise böyle bir ihtiyaç duymaz.
Günün hangi bölümünde çalışma yapıldığı da öğrenmeyi etkiler. Kimi öğrenciler sabahları daha iyi öğrenirken kimileri öğleye doğru, öğleden sonra ya da akşam saatlerinde daha iyi öğrendiklerini belirtirler. Bu, biyolojik bir durumdur.
Bir kişinin çalışırken bulunduğu ortamda hareket etmeksizin çalışması ya da konsantre olabilmek için hareket etmesi de fizyolojik bir durumdur. Hareketlilik biyolojik bir ihtiyaçtır.
Öneriler: Algısal tercihler, her öğrenci için geçerlidir; fakat baskınlıkları değişir. Birden çok algısal tercih ile öğrencilerin öğrenme becerisi geliştirilmelidir.

Fizyolojik faktörler kolaylıkla değişmez, biyolojik bir durumdur; fakat öğrenmenin kalitesini artırmak açısından öğrencinin diğer alanlarda da odaklanma becerilerini geliştirmesi gerekir. Örneğin, akşam saatlerinde çalışmayı tercih eden bir çocuk, diğer zamanlarda da çalışabilme becerisini geliştirmelidir.

Hareket etmeye ihtiyaç duyan bir çocuk, bu hareketlerinin diğer arkadaşlarını rahatsız edici boyutta olmamasına dikkat etmelidir.


Psikolojik Faktörler: Bilgiyi İşleme (global, analitik) Düşünme Stili (yansıtan, tepkisel)
Öğrenmede rol oynayan çok önemli faktörlerdir; çünkü öğretim teknikleriyle doğrudan ilgilidir. Bilgiyi işleme sürecindeki tercihler, yaşla birlikte değişebilir ve düşünme stili zaman içinde geliştirilebilir.

Globaller büyük resme bakarlar, analitikler ise detaylara önem verirler. Analitikler bilgiyi sıralı bir şekilde öğrenmeyi tercih ederken globaller o bilgiyi neden öğrendiklerini sorgularlar. Yapılan araştırmalarda ilköğretim öğrencilerinin yaklaşık %85’inin global olduğu saptanmıştır. Bu nedenle global öğrenen öğrenciler için derslere başlama ve ders işleme tekniklerinin farklılaştırılması gerekmektedir.
Bazı öğrenciler bir şeyi öğrenirken konu hakkında uzun ve detaylı düşünüp daha sonra harekete geçer, bazıları da detaylara önem vermeden hemen sonuç odaklı olarak çalışır ve tepki verir. Örneğin, kimi öğrenciler öğretmen sınıfta soru sorduğunda vereceği cevabı düşünmeden parmak kaldırırken kimi öğrenciler de vereceği cevap üzerinde iyice düşünüp tasarlayarak harekete geçerler.
Öneriler: Öğrencilerin okul ve ev yaşantıları düşünüldüğünde yukarıda belirtilen durumlar için esnek bir tavır sergilemeleri ve her alanda kendilerini geliştirmeleri beklenir. Diğer faktörlerden farklı olarak psikolojik faktörler, öğrenme yaşantısını doğrudan etkilediğinden öğrencinin her iki durumu da kullanabilecek esneklikte olması çok önemlidir.